Browsing by Author "Mansur, Nesteren"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Item Hidroksisinamik Asit Türevlerinin Canlı-Dışı Helicobacter Pylori Karşıtı Etkileri ile Üreaz Enzimini Engelleme Etkinliklerinin Araştırılması(Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi, 2020-11-01) Oktem Okullu, Sinem; Mansur, Nesteren; Mozioglu, Erkan; Kolgazi, MeltemÖZET Helicobacter pylori (H. pylori), insanlarda, gastrit, peptik ülser, gastrik kanser ve mukoza ilintili lenfoid doku lenfoması gibi ciddi mide hastalıklarına yol açan önemli bir hastalık etkenidir. H. pylori, ürettiği üreaz enzimleri sayesinde üreyi, karbondioksit ve amonyağa parçalayarak mide çeperinin asidik koşullarını normal pH’ya getirip hayatta kalabildiği için bu bakterilerle vücudun savaşımı kolay değildir. H. pylori enfeksiyonları için antibiyotikler mevcut olsa da antibiyotik direnci gelişimi nedeniyle bu tedaviler sonuçsuz kalabilmekte ve yeni antibiyotiklere gereksinim her geçen gün artmaktadır. Hidroksisinamik asit türevleri basit fenolik asitler olup meyvelerde, meyve çekirdeklerinde ve sebzelerde bulunmaktadır. Ferulik asit, kafeik asit, p-kumarik asit, sinapik asit, sözü edilen bu fenolik asit grubuna ait olup antioksidan, anti-inflamatuvar, antimikrobiyal özelliklere sahiptir ve bu nedenle bazı bakteri enfeksiyonlarının tedavisinde, ilaçlara seçenek olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmamızda, bu üç fenolik asidin H. pylori üzerindeki antimikrobiyal etkinliği ve ürez enzimini engelleme etkisi araştırıldı. Hidroksisinamik asit türevlerinin anti-H. pylori etkisi H. pylori G27 standart suşu üzerinde test edildi. Minimum inhibisyon konsantrasyonu (MİK), değerleri 512 ila 0,5 ug/mL arasında değiştiği seri tüp seyreltme yöntemiyle, minimum bakterisidal konsantrasyon (MBK) değerleri ise MİK içinde kullanılan aynı konsantrasyonlarda canlı ve ölü bakterilerin nispi oranının hesaplanması ile belirlendi. MİK için CLSI M07-A9, MBC için CLSI M26-A protokolleri kullanıldı. Ureaz inhibisyon aktivitesi Helicheck, üreaz aktivitesine özgü indikatörlü besiyerinde ölçülmüştür. H. pylori’ye karşı test edilen tüm bileşikler için MİK 64 ug/mL ve MBK 128 ug/mL idi. Test edilen bileşiklerin H. pylori tarafından salgılanan üreaz enzimi üzerinde hiçbir inhibisyonu saptanmadı. Nükleotid salma deneyi sonuçlarına göre, hidroksisinamik asit türevlerinin bakteri zarında hasara sebep olması ile zarda oluşan deliklerden dışarı salınma eğiliminde olması beklenen herhangi bir nüklotit miktarı ölçülememiştir. Gerçekleştirilen bu çalışma, literatür taramalarımız doğrulutusunda, hidroksisinamik asit türevlerinin anti-H. pylori aktivitesini gösteren ilk çalışmadır. Bu bileşiklerin anti-H. pylori üzerindeki etki mekanizmasını anlamak için daha ileri analizlere ihtiyaç vardır.Item Predictive Value of Endoplasmic Reticulum Stress Markers in Low Ejection Fractional Heart Failure(INT INST ANTICANCER RESEARCH, 2019-01-01) Sabirli, Ramazan; Koseler, Aylin; Mansur, Nesteren; Zeytunluoglu, Ali; Sabirli, Gizem Tukenmez; Turkcuer, Ibrahim; Kilic, Ismail DoguBackground/Aim: Endoplasmic reticulum (ER) stress plays a critical role in the development of cardiac hypertrophy and heart failure. Heart failure is a crucial health problem that affects 23 million people worldwide, causes approximately 2.4 million people to be hospitalized every year in the USA, and leads to the death of more than 300,000 people. In this study, we aimed to investigate the clinical significance of ER stress markers and the predictive value of acute decompensated heart failure in patients with low ejection fraction heart failure (ADHF). Patients and Methods: This is a prospective case control study. The data included laboratory parameters pertaining to patients with ADHF in the emergency service and lipid parameters obtained during their admission to the hospital. In addition, the same parameters obtained from the control group patients with chronic heart failure (CHF) during their routine polyclinic control were recorded in the data set. Admission time to the hospital and length of hospital stay were included in the data. The levels of glucose regulated protein (GRP78), protein kinase RNA-like endoplasmic reticulum kinase (PERK), and C/EBP homologous protein (CHOP) in peripheral blood serum obtained from the patients and the control group were measured using the ELISA method. Results: Serum GRP78 concentration was lower in the HF group (p=0.003) compared to the control. The median value of serum PERK concentration in the HF group was higher than that of the control group (573 pg/ml, IQR=477.5-650 vs. 495.5 pg/ml, IQR=294-648, respectively) (p=0.001). However, there were no statistically significant differences in GRP78 and PERK serum concentrations between ADHF and CHF subgroups. Receiver operating characteristic (ROC) curve analysis showed greater area under the curve (AUC) for the serum GRP78 levels of the healthy individuals (AUC=0.748, 95\% CI=0.681-0.814, p=0.0003). The serum GRP78 level was found to be 80\% sensitive and 70\% specific at 147.5 pg/ml (p=0.0003) for distinguishing healthy individuals from HF patients. In the ADHF subgroup, there was a moderate correlation between hospitalization time and serum CHOP concentrations (Spearman rho=0.586 and p=0.001). Conclusion: High GRP78 serum concentration may protect the patient from ER stress. In addition, the serum PERK level is high in patients with HF, whereas it is insufficient in predicting acute decompensation. CHOP may be useful in predicting the length of hospital stay in patients with ADHF.