Browsing by Author "Erol, Bülent"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Item Ayak Anteromedialinde Şeffaf Hücreli Sarkom Vaka Sunumu ve Literatür İncelemesi(Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi, 2010-04-01) Kocaoğlu, Barış; Erol, Bülent; Akgün, Umut; Yiğit, Cirdi; Türkmen, MetinÖZET Şeffaf hücreli sarkom tendon ve aponevrozlarla sıkı şekilde ilişkili olan nadir bir tümördür. Kadınlarda erkeklere göre daha sık rastlanılır ve hastalar genelde 20 ile 40 yaş arasındadır. Şeffaf hücreli sarkom tipik olarak ekstremiteleri tutar. Ayak ve ayak bileği sık olarak tutulan bölgelerdir. Ayrıca yüksek derecede agresif bir tümördür ve genelde geniş yada radikal cerrahi ile çıkarılması gerekir. 52 yaşındaki bayan hastanın sol ayağının anteromediyalinde Şeffaf hücreli sarkom tespit edilmiştir. Bu nadir tümör ile diğer yumuşak doku tümörlerinin ayırıcı tanısını yapmak için; Şeffaf hücre sarkomunun klinik durumu, radyolojik görünümü ve histolojik değerlendirmesi yapıldı. Ayrıca, tümörün tedavi ilkeleri tanımlandı. Bu vaka Şeffaf hücreli karsinoma histolojik değerlendirme olmadan tanı koymanın zor olduğunu ve bir kez tanı konduğu zaman tümörün yeniden ortaya çıkmasını ve metastazını engellemek için yeterli cerrahi eksizyon ile tedavi edilmesi gerektiğini göstermektedir.Item Diabetes Mellitus’lu Pediatrik Hastada Gelişen Charcot Artropatisi: Olgu Sunumu(Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi, 2010-01-01) Akgün, Umut; Kocaoğlu, Barış; Erol, Bülent; Karahan, Mustafa; Esemenli, TanılÖZET Charcot artropatisi, sensoryal eklem innervasyonunun bozulmasına bağlı olarak gelişen kronik, ilerleyici ve destrüktif bir eklem hastalığıdır. Başta di abetus mellitus olmak üzere çeşitli hastalıklarda sıklıkla görülen bu durum, çocuklarda nadiren rapor edilmiştir. Hikaye, fi zik muayene, ve radyolojik çalış malara dayanılarak 13 yaşında bir kız çocuğun sağ ayağında Charcot artropa tisi tespit edildi. Hastaya 6 hafta süreyle kısa bacak alçısıyla immobilizasyon uygulanarak, etkilenen ekstremiteye yük verilmesi kısıtlandı. Hastanın klinik bulguları konservatif tedavi sonrası belirgin olarak geriledi ve bu durum takip süresince muhafaza edildi.