Browsing by Author "Olgun, Nermin"
Now showing 1 - 6 of 6
- Results Per Page
- Sort Options
Item A comparison of three different diabetes screening methods among dental patients in Turkey(PROFESSIONAL MEDICAL PUBLICATIONS, 2014-01-01) Akyil, Rahsan Cevik; Miloglu, Ozkan; Olgun, Nermin; Bayrakdar, Ibrahim SevkiObjective: This study was conducted to describe the frequency of diabetes in dental patients, and to compare three different screening methods: the random finger plasma glucose (RFPG) test, the Finnish diabetes risk score (FINDRISC) survey and a special clinical guideline developed for dental patients. Methods: The study design was cross-sectional, descriptive and comparative. The data were collected between August 2011 and February 2012. A total of 702 dental patients participated in this study. The screening tools were RFPG, FINDRISC and a clinical guideline. Data were analyzed using the Chi-squared test, the t test, analysis of variance, and the Pearson correlation test. Results: The frequency of diabetes was 8.3\% for the participants. The prevalence of participants at risk for undiagnosed diabetes was 20.1\% according to the RFPG test, 29.9\% according to the FINDRISC, and 29.8\% according to the clinical guideline. Correlation analysis showed a significant positive correlation between the screening methods (p < 0.001 for each). Conclusion: The overall frequency of diabetes was 8.3\%. It was found that the three screening methods used in this study were statistically similar. However, FINDRISC and clinical guideline as the questionnaire screening tools indicated a little larger group than RFPG with respect to diabetes risk.Item Expectations on visitation of relatives of patients who are in terminal phase and being treated in cardiovascular surgery intensive care unit(BAYCINAR MEDICAL PUBL-BAYCINAR TIBBI YAYINCILIK, 2016-01-01) Koyuncu, Aynur; Aslan, Fatma Eti; Yava, Ayla; Cinar, Derya; Olgun, NerminBackground: This study aims to investigate relatives' thoughts and expectations on visitation of patients who are in terminal phase and being treated in cardiovascular surgery intensive care unit. Methods: This study was conducted in a cardiovascular surgery-intensive care unit between May 2014 and August 2014 using a qualitative and phenomenological study design. Eighteen volunteer relatives were included in the study. Data were collected using an introductory information questionnaire and a semi-structured interview questionnaire. Individual and face-to-face interviews were carried out and tapes were recorded. Results: The mean age of the patients was 67.1 +/- 11.5, 61.1\% were males, and 66.7\% were hospitalized in the intensive care unit due to heart failure. The mean intensive care unit duration was 11.0 +/- 5.8 days. The majority of the relatives were females (72.2\%), 38.9\% were in the 31-50 age group, 61.1\% were elementary school graduates, most (61.1\%) were unemployed, and 55.6\% were sons or daughters of the patients. Content analysis of the relatives' statements revealed two themesItem Hemşirelik Öğrencilerinin Problem Çözme Becerileri: Bir Yıllık İzlem Sonuçları(Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi, 2010-10-01) Olgun, Nermin; Öntürk, Zehra Kan; Karabacak, Ükke; Aslan, Fatma Eti; Serbest, ŞehribanÖZET Bu araştırma, hedeflerinden birisi problem çözme becerilerini geliştirmek olan bir hemşirelik programında öğrencilerin problem çözme beceri düzeylerini belirlemek ve gelişimini izlemek amacıyla tanımlayıcı ve kohort tipte planlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışma grubunu, İstanbul’ da bir Vakıf Üniversitesinin Hemşirelik bölümü 1. sınıfında okuyan öğrenciler (N=100) oluşturdu. Veriler yazılı onam alındıktan sonra yüzyüze görüşme yoluyla öğrencilerin ilk eğitime başladıkları hafta, ilk dönemin tamamlandığı hafta ve 2. dönem sonunda toplandı. Veri toplamada kişisel bilgi formu ve “Problem Çözme Envanteri (PÇE)” kullanıldı. Verilerin değerlendirilmesinde sayı ve yüzde dağılımlar, aritmetik ortalama, “t” testi ve korelasyon analizi kullanıldı. Çalışmada PÇE Cronbach alpha kat sayısı 0.83 olarak bulundu. Bulgular: Öğrencilerin %10’nun erkek, 18–24 yaş aralığında olduğu, Şehir dışından gelen öğrenci sayısının % 59, %60’ının evde ikamet ettiği belirlendi. Problem çözme beceri puanı ilk uygulamada ortalama 81.05+15.53 (min.49-max.125); ikinci uygulamada 81.93+15.55 (min.51-max.127); üçüncü uygulamada 76.82+20.02 (min.39-max.129), olduğu ve 2. ve 3. uygulamalar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu belirlendi (p<0.05). Problem çözme alt boyutlarının karşılaştırılmasında ise “Problem Çözme Güveni (PÇG)” alt boyutunda pozitif yönde anlamlı fark belirlendi (t=3.47; p=0.001). Yurtta kalan öğrencilerin problem çözme becerileri daha iyi bulundu. Ayrıca not ortalaması yüksek olan öğrencilerin “Yaklaşma-Kaçınma” ve “Kişisel Kontrol” alt boyutlarında problem çözme becerilerinin daha iyi olduğu belirlendi. Sonuç: Öğrencilerin problem çözme becerilerinin orta düzeyde olduğu belirlendi. Bu sonuca öğrencilerin henüz birinci sınıfta olmaları etkili olmuş olabilir.Item Kuduz Şüpheli Hayvan Saldırısı Şikayetiyle Hastaneye Başvuran Olguların Kuduz Hastalığı Hakkındaki Bilgi, Tutum ve Davranışları(Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi, 2014-04-01) Cesur, Murat; Olgun, NerminÖZET Amaç: Bu çalışma kuduz şüpheli hayvan saldırısı şikayetiyle hastaneye başvuran olguların kuduz hastalığı hakkındaki bilgi, tutum ve davranışlarını değerlendirmek amacıyla yapıldı. Hastalar ve Yöntem: Çalışma bir anket çalışması olup, vakaların hayvan saldırısı ile ilgili özelliklerini, temas sonrası ilk yaptıkları davranışları ve kuduz hastalığı hakkındaki bilgi düzeylerini ölçmeyi hedefleyen sorular içermektedir. Çalışma, kesitsel ve tanımlayıcı bir çalışma olarak tasarlandı. Anket, Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesine 15.07.2012 ile 15.10.2012 tarihleri arasında başvuran 400 olguda yüz yüze uygulandı. Bulgular: Çalışmaya katılan olguların en fazla saldırıya uğrayan yaş grubunu % 47,8’i ile 18 yaş ve altı grubu oluşturmaktadır. Hayvan saldırısına uğrayanların %62,8’nin cinsiyeti erkekti. Saldıran hayvanın %49,2’si kedi olarak saptandı. Saldıran hayvanların %36’sının kendiliğinden saldırdığı tespit edildi. Katılanların %97’sinin ilk 72 saatte hastaneye başvurdukları ve başvuranların %47,8’ i en basit temizleme yöntemi olan sabun ve su ile temizlemeyi tercih ettikleri saptandı. Çalışmaya katılanların %51,2’sinin kuduz hastalığı nasıl bir hastalık sorusuna yanlış cevap verdiği, %54,7’sinin kuduz hastalığının hangi yol ile bulaştığını bilmediği saptandı. Sonuç: Bu çalışmada hastaneye kuduz profilaksisi için başvuranların temel kuduz bilgilerinin düşük olduğu tespit edildi. Sonuç olarak şüpheli hayvan ısırıklarında eğitim, hastaneye başvuru süresini önemli ölçüde etkilemektedir.Item Port Kateter Uygulamaları: Kanserli Hastaların Deneyimlerine İlişkin Niteliksel Bir Çalışm(Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi, 2019-10-01) Uslu, Yasemin; Olgun, Nermin; Karanlık, Hasan; User, İnciÖZET Amaç: Bu çalışmanın amacı kanserli hastaların taşıdıkları port kateterlere ilişkin algı ve deneyimlerini ortaya çıkar maktır. Gereç-yöntem: Çalışma, İstanbul’da bir onkoloji kliniğine tedavi için başvuran, 16 kanser hastasıyla derinlemesine gö rüşmeler yoluyla yapılmıştır. Çalışma grubuna en az 6 aydır port kateteri olan meme ve kolon kanserli hastalar alınmıştır. Çalışma temaları hastaların port deneyimlerini çok boyutlu olarak kavramayı hedefleyen: (1) Portun Öyküsü, (2) Sosyal Yaşam ve Fiziksel Uyum (3) Beden İmajı ve Cinsel Yaşam (4) Tedavi Süreci ve Öneriler dinamiklerini içeren yarı yapılandı rılmış açık uçlu sorulardan oluşturulmuştur. Görüşmeler ses kayıt cihazıyla kayıt altına alınarak çözümlemesinde içerik analizi kullanılmıştır. Bulgular: Çalışmada elde edilen önemli bulgular, port kateterin hastaların cinsel yaşamı ve beden imajını etkileyebile ceği, tedirginlik ve korku nedeniyle sosyal izolasyon yaşayabilecekleri gibi dezavantajları bulunurken, tedavide kolaylık ve hastayı tedavi sürecinde özgürleştirerek rahatlık sağladığı için avantajlı olduğu belirlenmiştir. Sonuç: Port kateteri olan kanserli hastaların gereksinim duyduğu bakımın sürdürülmesinde var olan temel ilkelerin yanı sıra hasta deneyimlerinin ve port kateterin psikososyal boyutunun da bilinmesi, bakım kalitesinin arttırılması açısından önemlidir.Item Yaşlıların Sağlık Durumlarının Değerlendirilmesi(Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi, 2013-04-04) Olgun, Nermin; Eti Aslan, Fatma; Yücel, Nurullah; Öntürk, Zehra Kan; Laçin, ZeynepÖZET Giriş: Dünyada ve ülkemizde genel nüfus yaşlandıkça bu grubun sağlık bakı mına olan gereksinimleri arttığından yaşlı bireylerin bakım gereksinimleri nin belirlenmesinde sağlık durumunun değerlendirilmesi önemlidir. Amaç: Çalışma yaşlıların sağlık durumlarını değerlendirmek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Aralık 2010 tarihinde, iletişim problemi olmayan, bağımsız veya yarı bağımlı olan, 65 yaş üstü toplam 212 yaşlı bireyde tanımlayıcı olarak yapılmıştır. Yaşlı sağlığını değerlendirmek amacıyla araştırmacılar tarafın dan geliştirilen sosyodemografik özellikler, fiziksel yeterlilik durumu ve sistemlere özgü fiziksel muayene bulgularını içeren “Yaşlı değerlendirme Formu” kullanılmıştır. Bağımlılık durumu, yaşam bulguları, beden kitle in deksi hesaplanmış, sistemlere özgü değerlendirilmesinde baştan-ayağa ve sistemlerin fiziksel muayenesi yapılmıştır. Bulgular: Çalışmada değerlendirmeye alınan bireylerin 65-95 yaş arasında (70.74+7.07), %55,7’sinin erkek, %28.3’ünün ilkokul mezunu, %10.8’inin alerjisi olduğu, %54.7’sinin sigara kullandığı, %42.5’inin barsak alışkanlıkla rında sorun yaşadığı, %26.4 ’ünün de uyku sorunu olduğu belirlenmiştir. Yaş lıların %63.2’sinin en az bir ameliyat geçirdiği, %61.8’inin hipertansiyon başta olmak üzere diyabet ve kalp yetersizliği gibi kronik bir hastalığı, %50.9 ’unun ağrı yakınması olduğu bu nedenlerle %84,9’unun sürekli kullandığı ilaçlarının olduğu saptanmıştır. Yaşlıların %58.5’inin bağımsız olarak fiziksel gereksinim lerini karşıladığı, %80.7’sinin açık ve anlaşılır bir konuşmasının olduğu, %72.6 ’sının baston, gözlük, tekerlekli sandalye, diş protezi kullandığı, sistemleri ile ilgili fiziksel muayenesinde en yoğun kas zayıflığı, yürüme güçlüğü (%71.2), ödem, noktüri, yorgunluk, çarpıntı (%65.6) öksürük, dispne, balgam çıkarma (%61.8), halsizlik, baş ağrısı, baş dönmesi (%59.4) sık idrar yapma, idrar kaçır ma (%47.6) sorunu belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlar yaşa bağlı anatomik ve fizyolojik değişkenlerin yansıması olarak değerlendirilmiştir. Sonuç: Yaşlıların bağımsızlıklarını etkileyen sağlık sorunları görüşme, gözlem ve ayrıntılı fizik muayene ile belirlendiğinden hemşirelerin etkinliği önemlidir.